Gıdı sarkması, deformasyonu ve yoğunluğu pek çok insanı rahatsız eden bir konu. Cerrahi olarak müdahalesi mümkün ancak operasyonun zorluğu, iyileşme süresi ve sonrası gibi nedenlerden dolayı kişiler bu konuda tereddütlü. Son yıllarda gelişen teknoloji, gıdı sorununa da ameliyatsız çözüm üretmiş durumda. Medikal Estetik Hekimi Dr. Mustafa Kemal Ataönder, ameliyatsız gıdı estetiği ile ilgili tüm merak edilenleri Haberturk.com için yanıtladı:
Pek çok insanın muzdarip olduğu bir sorun olan gıdı nedir? Neden olur?
Gıdı bölgesi, çeneden boynun alt kısmına kadar uzanan bölümü kaplar. Kişiler yaşlandıkça vücutlarının belirli bölgelerinde deformeler oluşmaktadır. Bu deformasyonların en belirgini yüz bölgesinde oluşan gıdı olmaktadır. Çene altı sarkması olarak da adlandırılan gıdı, fazla kilo sorununa bağlı olarak oluşabileceği gibi genetik, kötü alışkanlıklar, sigara içme, zayıf beslenme ve yaşlanmayla beliren hormonal değişikliklerden kaynaklanır.
Gıdı bölgesinin estetik ölçülere uygun olduğu nasıl anlaşılır?
Genç yüzün karakteristik bir özelliği olan gıdı çeneye paraleldir ve karşıdan bakıldığında sarkma görülmemelidir. Bu bölgedeki sarkma, bütün yüz algısını olumsuz yönde değiştirir.
Gıdının meydana gelmesindeki faktörler nelerdir? Sadece kilo değil sanıyorum çene yapısına bağlı olarak doğuştan gelen bir şey de olabiliyor, değil mi?
Gıdı ağırlıklı olarak fazla kilo kaynaklı oluşmakla birlikte, yaş ve kiloya bağlı olmaksızın da gelişebilir. İdeal kiloda, hatta zayıf olan kişilerde bile gıdı bölgesinde sarkmalar meydana gelebilir. Özellikle önceki yıllara oranla çok daha hızlı bir yaşama sahip olan günümüz gençlerinde çene altında yer alan bölgede kas ve yağların deforme olması nedeniyle gıdı problemleri ortaya çıkıyor. Bunların dışında çene ucunun ileri derecede küçük ve geri yerleşimli olması gibi genetik nedenlerden dolayı, bazen de vücudu deforme edici işlerde çalışmaktan, stresten, psikolojik rahatsızlıklardan, hamilelikten veya pek çok diğer sebepten dolayı oluşabiliyor.
Gıdıyı yok etmek için kuşkusuz önce kilo vermek lazım. Ancak bir türlü gitmeyen gıdıya karşı neler yapılabilir?
Gıdı bölgesindeki deformasyonun oranına göre farklı estetik yöntemlere başvurulabilir. Cerrahi yöntemler arasında en popüler olanı liposuction olup bu bölgedeki yağ dokusunun aspire edilmesi işlemidir. Ayrıca boyun germe ameliyatları da başka bir cerrahi yöntem olarak söylenebilir.
Cerrahi operasyon istemeyen kişiler için, yaş ve sarkma oranı da göz önüne alınarak ameliyatsız medikal estetik uygulamaları yapılabilir. Ancak, cerrahi müdahale genel anestezi altında yapıldığı, hastanede kalma süresi uzun olduğu, ağrı, iz gibi çeşitli komplikasyonlara olabiliyor. Ameliyat sonrasında gıdı bölgesinde kesin sonuç alınması için radyofrekans tarzı medikal estetik uygulamalarına da devam edilmesi gerektiği için günümüzde hastalar medikal estetik uygulamaları daha çok tercih etmeye başladılar.
Gıdı gideren egzersizlerin olduğu iddia ediliyor. Bu doğru mu? Gerçekten gıdı gideren egzersizler var mı?
Gıdı egzersizi ve gıdı eritme maskeleri adı altında çok sayıda yazı okumak mümkün. Ancak sözü edilen her iki yöntemin de bir geçerliliği yoktur. Gıdı ile ilgili egzersizler, gıdı oluşmadan önce genç yaştan itibaren yapıldığında, gıdının oluşmasını engellemeye yardımcı olabilir, gıdı oluştuktan sonra yok etmesini sağlayamaz.
Ameliyatsız gıdı estetiği hakkında bilgi verir misiniz?
Ameliyatsız gıdı estetiğinde iki yöntem vardır. Bu yöntemler kişinin durumuna göre tek başına ya da kombine şekilde uygulanabilir. Kişinin gıdı bölgesindeki yağ oranı fazla ise ilk olarak lipoliz işlemi uygulanabilir. Lipoliz işleminde yağ yakıcı özelliği olan farklı içerikli maddeler kokteyl haline getirilir. Çok ince uçlu bir iğne ile ilaç enjeksiyonu şeklinde fazlalığı olan deri altı yağ tabakasına enjekte edilir. İlacın enjekte edildiği bölgelerde yağ hızla parçalanır, karaciğer, safrakesesi, idrar ve ter yolu ile vücut dışına atılır. Lipoliz tedavisinin avantajı hedef seçilen vücut bölgesindeki yağ dokusunun direkt olarak içine enjekte edilmesidir.
Ameliyatsız gıdı estetiğinde bir başka yöntem daha vardır. Vakum ve ısı temeline dayanan uygulama, cildin derin tabakalarına etki eder. Gıdı bölgesindeki kollajen lifleri ısıtıp, cildin dış yüzeyini gözle görülür şekilde gerginleştirir ve cilt sıkılaşması sağlar. Altı ay içinde yeniden yapılanan kollajen, cildi daha da sıkı, genç, sağlıklı ve elastik bir görünüme kavuşturur.
Ameliyatsız gıdı estetiği kişiye ne tür avantajlar sağlar?
Her iki uygulamanın da en büyük avantajı işlemlerin çok kısa zaman içerisinde yapılmasıdır. Lipoliz 10 dakika; vakum ve ısı temeline dayanan uygulama ise yaklaşık 15 dakika sürmektedir. Lipoliz işlemi birkaç gün içerisinde, diğerinde ise özellikle gergin görünüm sağlama etkisi işlemin hemen sonrasında görülebilir. Her iki uygulamada da yan etki yoktur. Cerrahi bir müdahale olmadığı için işlem sonrası kişiler günlük yaşamına hemen dönebilir. Her iki uygulama da ağrısızdır, hastanede yatma ya da ameliyat ağrısı gibi durumlar söz konusu değildir.
Ameliyatsız gıdı estetiğinin ardından kişi hemen günlük yaşamına dönebilir mi?
Ameliyatsız gıdı estetiği işleminin hemen ardından kişi günlük yaşamına devam edebilir. Öyle ki; kişiler mesai saatinde öğle molasında bile bu işlemi yaptırıp işlerine geri dönebilirler.
Kişiyi bekleyen herhangi bir yan etki var mı?
Her iki uygulamada da yan etki yoktur. İşlem sonrası birkaç günde iyileşen ödem ve saatler içinde sonlanan kızarıklık, morarma gibi yan etkiler oluşabilir.
Ameliyatsız gıdı estetiğine başvuran kişi, sonucu ne zaman görmeye başlar?
Lipoliz işleminin birkaç gün içerisinde, diğer yöntemin ise özellikle gergin görünüm sağlama etkisi işlemin hemen sonrasında görülebilir.
Ameliyatsız gıdı estetiği yaptıran kişi nelere dikkat etmeli? O bölgedeki yağın operasyondan sonra geri dönmesi söz konusu mu?
Genel olarak düzenli su içmek, düzenli beslenmek ve spor yapmak tavsiye edilebilir. Bu tavsiyelere uyulduğu sürece yağların geri dönüşü söz konusu olmaz. (Kaynak: Haberturk.com)