Günümüzde artan yoğun çalışma saatleri, beslenme alışkanlığının değişikliği ve düzensiz uyku nedeniyle migren ataklarında artış görülmeye başlandı. Özellikle kronik migren hastaları gelişen tıbbın da yardımıyla, ‘Botoks’ ile tedavi edilebiliyor.
Baş ağrısı ve migren nöroloji polikliniklerine başvuran hastaların en sık şikayetidir. Dünyada yaklaşık 700 milyon migren hastası var. Ağrı şiddeti ve sıklığı hayat kalitesine etki ederken ülke ekonomisine etkisi bakımından da üstünde durulması gereken önemli bir konudur.
Migren, genel olarak kalıtsal bir hastalık olarak sınıflandırılmaz ancak, bir ailenin birden çok üyesinde de görülebilir. “Migren hastası yakın akrabalarınız varsa hastalığın sizde de görülme ihtimali daha yüksektir” diyen Uzm. Dr. Biman Chabou, hastalığın kalıtsal öğeler içerebileceğini ifade etti. Örneğin, bir ebeveynin migreni varsa çocukta da görülme riski yüzde 50, her iki ebeveynde de migren varsa bu risk yüzde 75’ tir.
Migrenin tedavisinde medikal tedavinin yanı sıra, uygun adaylara botoks tedavisi de uygulanabilir. Bu işlemi genellikle kronik migren hastalarında uygulamayı tercih ettiklerini söyleyen Dr. Biman Chabou, botoks işleminin her migren hastasına uygulanamayacağını ifade etti.
Toplumun yüzde 2’sinde, migren hastalarının ise yüzde 10’unda kronik migren problemi vardır. Ayda 15 gün süren veya çok sık ortaya çıkan ve bunların en azından yüzde 8’inin migrenin karakteristik özelliklerini taşıyan baş ağrıları kronik migrenin işaretleridir.
Botoks işleminin migren hastalarında kullanılmasıyla hastaların yüzde 70 ‘inde baş ağrılarının yarı yarıya azaldığını belirten Emsey Hospital Nöroloji Uzmanı Dr. Biman Chabou, “Botoks ağrıya neden olan uyarıcıların salınmasını engeller. Ayrıca, botulinum toksini kasları rahatlatarak ağrı oluşumunun önüne geçer.” diyerek migrenin eskisi kadar sıkıntı yaratan bir hastalık olmaktan çıktığını belirtiyor.