Dünya Sağlık Örgütü'ne (WHO) göre sigara içen ya da tütün çiğneyenlerin ekonomiye maliyeti 950 milyar euro. Sigara tüketiminin yol açtığı hastalıkların tedavisi sonucu oluşan maliyet ve hastalıklar nedeniyle yaşanan iş kayıplarının yol açtığı verimlilik kaybının dikkate alındığı WHO araştırmasında erken yaşta ölen tiryakilerin tüketim ve yatırım kayıpları da hesaplandı. Açıklamada, "Ölümlerin dolaylı yoldan sebep olduğu maddi kayıp çok yüksek" denildi.
TÜRKİYE’DE SİGARA KULLANIMI AZALDI
Türkiye tütün mamulleri tüketiminin azaldığı ülkeler arasında. 1990'da her gün sigara içenlerin nüfusa oranı yüzde 30,2, 2015'te yüzde 22,9 olarak kaydediliyor. Dünya Sağlık Örgütü, Amerikan Kanser Topluluğu ve Dünya Akciğer Vakfı'nın katkılarıyla hazırlanan Tütün Atlası'na göre Türkiye'deki erkeklerin yüzde 31'i tütün kaynaklı hastalıklar nedeniyle yaşamını yitiriyor. Bu, Kuzey Kore'nin ardından dünyada en yüksek ikinci oran. Kadınlardaki oran ise yüzde 12. Bu, orta gelirli ülkelerin ortalamasına denk.
GÜNDE BİR SİGARA DAHİ KALP KRİZİ RİSKİNİ ARTIRIYOR!
İngiltere Tıp Dergisi'nin (BMJ) yürüttüğü bir araştırmaya göre, içilen sigara adedinde güvenli bir sayı bulunmuyor. Ancak araştırmacılar sigarayı azaltan kişilerin ileride sigarayı tamamen bırakma oranının daha yüksek olduğunu da vurguluyor. Sigara kaynaklı ölümlerde başı çeken kanser değil, kalp hastalıkları. Sigara nedeniyle yaşanan erken ölümlerin yüzde 48'i kalp hastalıkları nedeniyle meydana geliyor. BMJ, sigarayla ilgili yürütülen toplam 141 araştırmanın sonuçlarını inceledi ve günde bir paket sigara içen her 100 kişiden 7'sinin kalp krizi geçirdiğini belirtti.
YILDA 6 MİLYON İNSAN ÖLÜYOR
Dünya Sağlık Örgütü dünya genelinde sigara içenlerin sayısının 1 milyar 100 milyon olduğunu tahmin ediyor. Bu sayıya ek olarak yaklaşık 346 milyon kişi de tütün çiğniyor. Yılda yaklaşık 6 milyon insan tütün ürünlerinin yol açtığı zararlar yüzünden ölüyor. Bunlardan 600 bininin pasif içici olduğu tahmin ediliyor.
BİR KEZ SİGARA İÇMEK DAHİ BAĞIMLILIK İÇİN YETİYOR
Yapılan araştırmalarda, gençlerde sigaraya başlama yaşı her sene düşmekte. Türkiye'de 10-15 yaş arası çocuklarda sigara içme oranının yüzde 30'lar düzeyinde olduğunu belirten Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın, Türkiye’de ve dünyada her sene sigaraya başlama yaşı daha da aşağıya düşüyor. Küçük yaşlarda sigaraya başlanmanın sebebi de özenti ve çevresel koşullar. Burada ailelere de büyük sorumluluk düşüyor. Çünkü çocuk ebeveynlerinden ne görüyorsa onu birebir uyguluyor. Aileden birinin sigara içmesi çocukta ister istemez özentiye neden oluyor. Çünkü çocuk anne-babayı role model olarak görüyor. Biraz daha büyük yaşlarda kendine rol model olarak seçtiği ünlü isimlerden sigara kullanan varsa, durum daha da derinleşiyor. Araştırmalar, bir kez dahi sigara içenlerin yüzde 69'unun kullanıcı olduğunu söylüyor. Yani çocuk bir kez görüp denediği zaman potansiyel kullanıcı olarak karşımıza çıkıyor. Bunun yanında nargilenin sigaraya alternatif gibi gösterilmesi, hala kimi yerlerde tek tek sigara satışının sürdürülebiliyor olması da sigarayla savaşta olumsuz noktalar olarak karşımıza çıkıyor. Ancak 1997’den bu yana önemli bir yol kat ettik. Türkiye’de 20 milyonu aşan sigara kullanıcısını 17 milyonun altına indirmeyi başardık. Sigaranın son molekülü yok olana kadar da tütün ürünleri ile mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullanıyor.
“HER ALTI SANİYEDE BİR KİŞİ SİGARADAN ÖLÜYOR”
Dünya genelinde her 6 saniyede bir insanın sigara kaynaklı sebeplerle yaşamını yitirdiğini belirten TSSD İcra Kurulu Üyesi Gizem Özdemir, “Bu rakam günde ortalama 300’den fazla insanın demek. Önlem alınmazsa bu rakam yakın gelecekte 4 saniyeye inecek. Ancak sigara kullananlara üçüncü sınıf insan muamelesi de yapmamak gerek. Sigara kullananlara yönelik öteleyici ve sert yaklaşımlar yerine empati ağırlıklı söylem ve eylemler daha etkili olacaktır” diyor.
“DNA’YI BOZARAK TAMİRİ ÖNLÜYOR”
Hücre yenilenmesinin gerçekleşip gerçekleşmeyeceği vücut tarafından kontrol edildiğini, bu konuda kilit noktanın genetik miras olduğuna dikkat çeken İAÜ VM Medical Park Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Doç. Dr. Ayhan Olcay ise şunları söylüyor: “Tütün içinde yer alan kanser tetikleyici maddeler vücudun bu kontrolünü bozuyor. DNA'nın genetik mirasını değiştiriyorlar ve bu yolla hücre bölünmesinde kontrolü ele geçiriyorlar. Bu durum kanser oluşumuna sebep olabilecek çok sayıda hücre üretimine sebep olabiliyor. Bünyemiz bu tip DNA hasarlarını düzeltebilecek imkanlara sahip ancak sigara yoluyla vücuda alınan zehirli maddelerle bu mekanizmaların harekete geçmesini engelliyor. Bypass olan ya da girişimsel bir işlem geçiren kalp ve damar hastaları sigaradan kesinlikle uzak durmalıdır. Eğer hasta bypass olduğu için tekrar damar tıkanıklığı sorunuyla karşılaşmayacağını düşünerek sigara içmeye devam ederse stent veya bypass damarları erken dönemde tekrar tıkanabilmektedir. Bu nedenle kalp damar hastalarının teşhis ve tedavi sonrasında kesinlikle sigara kullanmamaları gerekmektedir.”
DEĞİŞİM 20 DAKİKA SONRA BAŞLIYOR, 15 YIL SÜRÜYOR
Sigarayı bıraktıktan;
20 DAKİKA SONRA: Tansiyon ve nabız normal düzeye iniyor.
8 SAAT SONRA: Kandaki oksijen düzeyi normale yaklaşıyor.
24 SAAT SONRA: Kalp enfarktüsü tehlikesi azalmaya başlıyor.
48 SAAT SONRA: Sinir uçları kendini yenilemeye başlıyor.
2 HAFTA-3 AY ARASI: Dolaşım dengesi düzelir, yürümek daha kolaylaşıyor. Akciğer fonksiyonu yüzde 30 oranında iyileşiyor.
1 AY-9 AY: Öksürük krizleri, yorgunluk, bitkinlik ve kısa kısa nefes almalar azalıyor. Akciğer bir ölçüde temizleniyor ve enfeksiyon tehlikesi de çok azalıyor.
1 YIL SONRA: Koroner kalp hastalığı risk yüzde 30 azalıyor.
5 YIL SONRA: Akciğer kanseri ve kalp enfarktüsü riski yüzde 30 azalıyor, nefes ve yemek borusu ile mesane kanseri riski yüzde 50 azalıyor.
10 YIL SONRA: Akciğer kanseri yüzde 50-100 oranında azalıyor.
15 YIL SONRA: Koroner kalp hastalığı riski hemen hemen sigara içmeyenler kadar oluyor.