Medicana Sivas Hastanesi doktorlarından Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzamanı Doç. Dr. Çağlar Yıldız, dünyada yaklaşık olarak her 2 dakikada bir kadının rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybettiğini söyledi.
Kadın üreme organları kanserleri içerisinde üçüncü sırada gelen ve dünyada tüm kanserler içerisinde en sık ölüme neden olan üçüncü kanser olma özelliği olduğunu belirten Yıldız, "Rahim ağzı kanseri kadın sağlığı açısından önemini ve ciddiyetini korumaktadır. Dünyada yaklaşık olarak her 2 dakikada bir kadının rahim ağzı kanseri nedeniyle hayatını kaybettiğini söylersek herhalde konunun ciddiyeti daha iyi anlaşılabilir. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde sık görülmektedir. Tüm bu olumsuz yönlerine rağmen rahim ağzı kanserinin önlenebilir bir hastalık olduğu unutulmamalıdır. Önerilen tarama programlarına uyulduğu takdirde rahim ağzı kanseri yüzde 90'nın üzerinde önlenebilmektedir. Henüz kansere dönüşüm gerçekleşmeden öncü değişikliklerin tespit edilerek kanser gelişiminin önlenebildiği tek hastalıktır. Bu öncü değişikliklerin varlığı, oldukça uzun bir sürede kansere dönüşümün gerçekleşmesi ve kolay örnek alınabilir bir organ olması nedeniyle de erken teşhis mümkündür" dedi.
Rahim ağzı kanseri taraması ne zaman ve hangi sıklıkta yapılmalıdır?
Dünya genelinde farklı tarama programları kullanılmakta olduğunu söyleyen Yıldız, "Sıklıkla 21 yaşında veya ilk cinsel ilişkiden 3 yıl sonra olmak üzere taramaya başlanmakta ve 21-29 yaş aralığında 3 yılda bir tekrarlanmaktadır. Pap smear tek başına yapılıyorsa 30-65 yaş aralığında yine 3 yılda bir, HPV testi ile birlikte yapılıyorsa 5 yılda bir tarama yapılması yeterlidir. HPV testi ile birlikte yapılan Pap smear testi tarama programı olarak daha duyarlıdır. Belirtilen sürelerden daha sık yapılan taramalar rahim ağzı kanserine karşı korunma ihtimalini artırmaz. Her iki testinde negatife olması durumunda yıllık veya daha sık tarama yapmanın kesinlikle yeri yoktur." ifadelerini kullandı.
Kadınların yüzde 80'nin de görülebilmekte
Yıldız, Human Papilloma Virus (HPV) rahim ağzı kanserine neden olan virüs olduğunu belirterek, "HPV en sık görülen cinsel yolla bulaşan hastalıklardan birisidir ve 100 den fazla alt tipi vardır. Bunlar arasında Tip 16 ve 18 servi kal kanserlerin yüzde 70'inden sorumlu olan yüksek riskli HPV'lerdir. HPV enfeksiyonları özellikle gençlerde görülmektedir, kadınların tüm hayatları boyunca %80'inde görülebilir. Çoğu enfeksiyon bağışıklık sisteminin virüsü yok etmesi nedeniyle 2-3 yıl içerisinde kendiliğinden geçer" şeklinde konuştu.
HPV tipilerine karşı yüzde 100 korurlar
Rahim ağzı kanserine sebep olan HPV'ye karşı geliştirilmiş ve hastalık oluşumuna karşı büyük ölçüde koruma sağlayan aşılar olduğunu söyleyen Yıldız, "Aşılar 9 yaşından itibaren yapılabilir ancak ilk cinsel ilişki öncesi özellikle 11-12 yaş kız ve erkek çocuklara önerilmektedir. Ancak cinsel ilişki sonrasında da 926 yaş kızlara-kadınlara ve 9-21 yaş erkeklere yapılabilir. Ayrıca aşının etkinliği açısından daha ileri yaşlardaki kadınlarda da etkili olduğu bilinmektedir. Aşılar içerisinde bulundurdukları HPV tipilerine karşı yüzde 100 korurlar. Aşılar günümüzde Ulusal Aşı Programı kapsamında değildir. Medicana Sivas Hastanesi olarak HPV taramaları sonucu pozitif çıkmış hastalara bu konuda yardımcı olabilmekteyiz. Daha ileri test aşaması olan Kolposkopi işlemi ve tedavi aşamaları çok kısa süre içerisinde hastanemizde yapılmaktadır. Konu ile ilgili hastalarımızın akıllarında soru işareti var ise bize rahatlıkla ulaşabilirler" şeklinde konuştu. (Kaynak: Habertürk)